DİLEK(ÇE)-2

     Halkımıza örgütlü toplum olmanın yararları çeşitli yollarla anlatılmalı, kent yönetiminde sorumluluk almaları sağlanmalıdır. Tüm Didimliler, broşürler hazırlanarak anketler yaptırılarak Kent meclisinde Kent Meclisi'nin varlığından ve çalışmalarından haberdar edilmelidir Sonuçta örgütü toplumun yerel yönetime de katkısı olumlu olacak işler daha da kolaylaşacaktır. Kentin gelişiminde toplumun her kesimine görev düştüğü bilinci yaygınlaşacaktır. Örgütü insanlarda gelişecek olan otokontrol geleneği, olumlu davranışları çoğaltacaktır. Bu da insan ilişkilerindeki kaliteyi yükseltecektir. İşte o zaman beldemiz, gerçek anlamda bir turizm kenti, çağdaş bir belde olacaktır.                              Nasıl bir Didim istiyorum? sorusunun yanıtı bulundukça, sorunlar çözüldükçe kentimiz daha bir yaşanılır duruma gelecektir. Zamanla bilgisizliğin ve yoksulluğun azaldığı görülecektir. Ve bir gün gelecek ‘10 yılın Didim’i nasıl olmalıdır?’ sorusunun yanıtı aranmaya başlanacaktır. İşte o zaman Üç Binli yıllar bizi daha huzurlu ve mutlu karşılayacaktır. Sorunsuz ve yaşanılır bir Didim bıraktığımızda çocuklarımız bizi minnet ve şükranla anacaktır. Beldemizde demokratik bir platform olan Kent Meclisi kurulurken Sosyal Demokrat bir yönetimin iş başında olması ve girişime sınırsız destek vermesi bizim için büyük bir şanstır.  Halkçılığı ilke edinen yönetim zaafları en aza indirerek, doğru - dürüst üretken bir anlayışla çalışmalarını sürdürmelidir. Halkla olan iletişimini koparmadan, hizmetler öncelik sırasına göre planlanmalı ve uygulamaya konulmalıdır. Kentimizde iş olanakları yaratılarak, işsiz gençler kahve köşelerinden kurtarılmalıdır. Spor ve kültür çalışmaları için olanaklar sağlanmalı, gençlerimiz bu çalışmalara yönlendirilmelidir. Sosyal ve kültürel gelişmelerin hızla sürdüğü kentimize bir Kültür Merkezi'nin yapılması zorunlu duruma gelmiştir. Konferans salonu, tiyatro ve sinema salonları için planlamalar yapılmalı ve bu konuda girişimci yurttaşlara gereken destek verilerek kısa sürede bu eksiklikler giderilmelidir.  

         ***                                                                                                                                                             Didim Kent Meclisi ofisi, Eski Adliye pasajında oluşturulurken benim çalışmalara yönlendirilme serüvenim aslında bir önceki yıl başlamıştı. Didim’de yaşamaya karar verdiğim 2004 yılında, henüz tam olarak evime yerleşmemiştim ki,  kentin önemli bir kültür-sanat  etkinliğinin  hazırlıklarına tanık oldum. Temmuz ayı sonunda yapılacak olan Didim 1. Sanat Edebiyat ve Kitap Günleri’ne bir aydan fazla bir süre vardı.  Bu etkinliğe katılma dileğimi Belediye Başkanına iletmek için gittiğimde iki kez kapısından döndüm. Başkanımız ilkinde Ankara’daydı, diğerinde toplantısı vardı. Üçüncü kez gittiğimde bir süre bekledim. Çay ikramı için teşekkür ettiğim sekreter hanım, başkanın uygun olduğunu söyleyince içeri girdiğimde ayaküstü üç kişi sohbet ediyordu. Girmemle çıkmam bir oldu. İçerdekilerden hangisinin başkan olduğunu sorunca, sekreter gülümsedi. Ziyarteine  geldiğim, koskoca Belediye Başkanını tanımıyordum, ne büyük eksiklik.                                                                                  “Deri ceketli  olan Belediye Başkanımız” açıklamasının ardından içeriye yeniden girdim. Diğer ziyaretçiler de çıkış kapısında uğurlanıyorlardı. Gülümseyen bir yüzle karşılandım. Parti delegesi olarak seçim çalışmalarında aktif rol aldığım Karşıyaka’nın yeni Belediye Başkanı Cevat Durak’ın selamının ardından, kendimi tanıttım. Yapılacak olan etkinliklerde görev almak isteğimi bildirdim. Ancak, programı kesinleşmiş bir etkinliğin planlamasının altı-yedi ay önce başladığını söyleyince, bana da etkinliklerin izleyicisi olmak kalmıştı.                                                                                                   Yine de, Zabıta Müdürlüğü’nün yürüttüğü bu kültür-sanat etkinliğinin başında yönetici konumundaki bayan yetkiliye beni bilgilendirmesi için bir not yazmıştı. Bayanı içinde, dosyaların, afiş ve broşürlerin bulunduğu, üzerinde “MÜFETTİŞ ODASI”  notu yapıştırılmış odada buldum.  Etkinlikle ilgili açıklamalarda bulunan etkinlik sorumlusu bayan, Başkanın açıklamalarına benzer açıklamalarda bulundu.  Programın açıklandığı etkinlik broşürlerinden verdi. İlgisi beni çok mutlu etmişti.  25 sanatçıyla gerçekleşecek etkinliğin onur konuğu Sevgili Cengiz Bektaş Hocaydı.  Eğitimci-Yazar Hüseyin Yurttaş benim mezun olduğum Edirne Erkek Öğretmen Okulu çıkışlıydı.  Didim’e gelmeden önce yaşadığım Karşıyaka’da bazı etkinliklerde kendisiyle tanışmıştık.                                                                         Aynı günlerde  köşe yazarlığına kabul edildiğim bir yerel gazetede, izleyici olarak katıldığım izlencelerle ilgili olarak,  “ BİR ETKİNLİĞİN ARDINDAN” adlı bir yazı kaleme almış, duygu ve düşüncelerimi paylaşmıştım.