Didim Özgürses Gazetesi | Yaşanılası bir Didim için

TAŞERON (2)

TAŞERON (2)

      “Didim” hümanist ve insancıl İnsanların kalesidir. Bu kalenin burcundan “insanlık” bayrağını indirmeyeceğiz.” sözleriyle başlayan, 80 sayfalık “TAŞERON”, girişindeki bu sözlerden sonra benim de benzer şeyleri yaşadığım yatılı okul anıları ile sürüp gidiyor. 

     Üniversite yaşamı için geldiği İstanbul'da kendine özgü yaşam tortularını an an doldurduğu yaşam dağarcığını satırlara dökmüş Muhterem Yıldız.

    Gazeteciliği meslek edinmeye karar verdikten sonra, Günaydın gazetesindeki kısa süreli deneyiminin ardından, Yıldız’ın yolu, yaşamının noktalanacağı Didim’e düşmüş.  Altınkum’da bir süre inşaat işçiliği yaptıktan sonra idealindeki meslek gazeteciliğe soyunan yazar, “İnsan kıtlığında soğuktur Altınkum sokakları / Bahçede ayaz düşer insanın üstüne /Yaşamın geçit vermezliği içinde,  hüzünle seyredersin  dalgaların kayalıkları dövmesini. / Üşürsün, ürperirsin, at yelesi gibi karışır, / dimdik olur saçların. / Ve aralıklı gelen uğultular / ölümü anımsatır insana. / Üstelik de yaşamak için sayısız neden, yapılması gereken bir çok iş varken. / dizelerinde olduğu gibi yaşadıklarını  bir şair inceliğinde mısralara dökerken, diğer yandan tuttuğu günlükleri ustalıkla zamanın gergefine işlemiş. Kıyıda, köşede tozlu raflarda unutulan “TAŞERON” Okurdan hak ettiği değeri bulmamış ne yazık ki.

    “İnsanların ihtiyaçları, istekleri ve ihtirasları sınırsızdır. Hep daha dahasını da isterler. Daha çoğunu istemek, insanlarda paylaşma ve dayanışma ruhunu köreltir. Bencilliği ve acımasızlığı ön plana çıkarır. Ekonomi insanların yaşamının devamlılığını sağlayan bir araçtır. Bu araç sürekli hareket halinde olduğundan insanlar bu aracı yakalamak için sürekli koştururlar. Bu yüzden ‘yaşam, ömür boyu bir koşturmacadır.’ diye tanımlanır. Bu koşuşturma içinde insanlar, bazen hırslıdır, bazen heyecanlı, bazen sabırlıdır bazen de tez canlı. İnsanların bazıları acımasızdır, bazıları da sıcakkanlı. Benzer tanımları uzatmak da mümkün, ancak nüfusun büyük çoğunluğu yaşam kavgası verirken, insani sapmalar genellikle ekonomik kaygıları olmayan, yarın kaygısı taşımayan, çoğu hazıra konmuş, haksız kazanç elde etmiş yarınsız insanlarda görülmektedir. Çünkü onların kendileri dışında başkası ve başkalarına ait olan gelecek yoktur. Onlar kendilerini tatmin etmek için; idealleri, düşünceleri ve hatta insanları bile araç olarak görürler. Dünyanın bütün zevkleri onlar için yaratılmıştır. Bu yüzden de tadacakları zevk, tanıyacakları dünya nimeti kalmadığı zaman yaşamlarının sonu hüsrandır. Bu yüzden karıştırırlar her şeyi birbirine…” diyerek, bir filozof gibi, olayları irdeleyip, kitabında değerlendirmelerde bulunmuş. Yaşam serüvenini gazeteci olarak sürdürürken aynı zamanda kendini, kentin politik hayatının içinde bulmuştur. 

       Muhterem Yıldız, Didim medyasının oluşumuna ve gelişim süreçlerine önemli katkılar sunarken,  o döneme damgasını vuracak aktif çalışmalar içinde rol almıştır. Öyle ki, bir dönem Didim Gazeteciler Cemiyeti başkanlığını yapmıştır.  Didim halkından hatırı sayılır kişilerle bir araya gelerek ortaklaşa gazeteler çıkarmış ve bu kişilerle birlikte ilişkilerini, gazetelerin konumlarını, o dönemde yapılanları ayrıntılarıyla anlatmaktadır.

    Yıldız;  “Hainler ürkektir, namussuzlar korkak. Hırsızların uyku girmez gözlerine tedirginlikten. Cahillerin cesurluğu gözü peklikten değil, bir şey bilmezliğindendir. Cesaret haklılıktır. Cesaret, yurtseverlik duygularıyla bezenmiş yaşam biçiminin içi aynı, dışı aynı orijinalliğidir. Ne yeraltı olmanın karanlığıdır, ne de aydınlıkta duvarlar arkasına saklanmaktır. Cesaret ülkene ve toplumuna duyduğun sevginin hesabının sorulamayacağına olan güvendir. Hayatta en tehlikeli oyun insanlarla oynanan oyundur. Kedi ile oynarsınız, ürktüğü zaman en fazla tırmalar,  köpekle oynarsınız, ürktüğü zaman en fazla havlar veya paçanızı kapar ama insanın bakışından Kaplan bile korkar. Değer ve kavramları üreten, geliştiren, değiştiren ve çoğaltan sonra da onları kendi aralarında paylaşan insanlardır. Bu kavramların dağılımındaki benzerliklere göre yandaşlık, yoldaşlık, grup, kitle, taban, taraftar dediğimiz oluşumlar ve birliktelikler meydana gelir.

(Sürecek)

 

 

 








Yorumlar

Yorum yazabilmek için giriş yapın. Henüz kayıt olmadıysanız yeni hesap oluşturun.
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu sen yap!





Köşe Yazıları

REKLAM ALANI REKLAM ALANI REKLAM ALANI REKLAM ALANI